2 Aralık 2013 Pazartesi

OY SATIŞ İŞLEMİ


Kötü uyandım, kendime gülümseyerek  evden çıktım ve güzel olacak dedim. Oldu da, secret, kuantum vb ile alakası yok bu işlerin,  kendimi iyi hissetmeyi seviyorum. Ve işten erken kaçtım, yaşasın bir yerlerden kaçma duygusu, yasak olanın cazibesi ve özgürlük.................özgürlük deyince lay lay lom olmadı tabiki, eve varıp kahve keyfimi yapayım derken önümden geçmeye çalışan bir ihtiyara denk geldim. Geçip gidecekken içim elvermedi onu yolda koymaya.

- Amca nereye gidiyorsun ?
- Kaymakamlığa
- Gel götüreyim..........

Minnacık kalmış, elinde baston ve bir sürü kağıdı sarıp, büküp koyduğu torbası. Hayırdır ne için gidiyorsun kaymakamlığa dediğimde torbayı uzattı. Nüfus cüzdanı, özürlü raporu, işitme ve yürüme problemi var, 60 yaşındaki amcama ömür boyu geçerli raporu vermişler........şöyle bir baktım, beş ay önce 73 yaşında ölen babamdan bile çökmüş duruyor, hayat çabuk harcamış belli !

Özürlü ve yaşlı maaşı bağlatmakmış derdi, yol boyu lafladık, Erzurumluymuş, ben de ilkokul bir ve ikinci sınıfı orada okudum dediğimde, "ne güzeldir oraların havası" dedi.......memleketi özlemiş, havasını özlemiş.........

Beş çocuğum var hiç biri bakmıyor diye dertlenmeye kalktı. Amca be "ancak kendilerine bakabiliyorlardır, kızmayasın evlatlara , olsa seni böyle komazlardı " dediğimde bana hak verdi. Haklısın onlarda da yok.

Kaymakamlığa geldik, utanarak eline yanımda olan paranın bir kısmını verdim, kusura bakma, ancak bu kadar var dedim............sen bana milyar verdim be evladım diyerek arabadan indi. 

Bu arada  amcam teşekkür edip, allah razı olsun derken, yaklaşan seçimlerde oyunu kimselere satmaması için de söz aldım :))  Neylersin dağıtacak kömür, un olmayınca ben de böyle çalışıyorum

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder