26 Nisan 2015 Pazar

salak

Bu salağı bana övdüğüne ve ona kanıp, aşık olduğuna inanamıyorum.  Cidden sandığımdan daha güvensiz ve salakmış, üstelik sürekli eleştirdiği ve yazarına bok attığı kitaba hayranmış :)  OMG iyi ki bakmışım....... Suratında hep aynı ifade

21 Nisan 2015 Salı

Şair

Şairler, şiirler, yaşantıları, sevileri, hüzünleri........ çoğunluğu erkek.......kadınlara yazmışlar !  Edebiyatın ağırlıklı alıcısı kadınlar olunca, aşk şiirleri ölmüyor, bırakın ölmeyi kopyaları bile çıkıyor.  O şiirleri okurken kendimizden bir şeyler bulmayı seviyoruz.

Beni asıl ilgilendiren ise, uğruna şiirler yazılan kadınlar ne hissetti ?  Onlar için çok mu önemliydi bunlar. Bu durum onları mutlu ediyor muydu ?  Bunların çoğunu bilemiyoruz.  Şairlerin hayatları didikleniyor, aşkları öğreniliyor, mektupları ortaya dökülüyor ve şiirler kimlere yazılmış çözülüyor.

Sevdalanılan kadınlardan ne haber ?  Belki hiç sevmediler o adamları, gidecek yerleri yoktu, belki hastalıklı bir bağlanma vardı ve bırakamıyorlardı bu şairleri.  Biraz ünlü olduktan sonra diğer kadınların ilgisi kaçınılmaz olacaktır. Düşünsenize Nazım Hikmet çıkıyor karşınıza ve kadınlarına yazdığı şiirleri biliyorsunuz, hangi kadın olsa özenir. Asıl hedefi Nazım değildir, ona şiirler yazdırabilmektir.

Evet, böylesi güçlü duyguları olan adamlar muhtemelen ilk aşklarını güçlü kadınlara karşı hissettiler, kendilerini bir adım öteye taşıyabilecek kadınlara. İçlerindeki cevheri işleyebilecek, görebilecek kadınlara açtılar. Sonrası geldi.

İlk aşkla erkek oldu ve erkekliğini hissetti, duygularını döktü, daha verimli oldu. Artık sıra bu duyguları paylaşacak yeni deneyimlere geldi ve artık güçlü kadın yerine korunulası kadınlar seçildi. Kedi yavrusu gibi olanlar.........çünkü bu kadınlar  "o bensiz yaşayamaz, benim gücüme ve korumama ihtiyacı var" duygusunu uyandırdı erkekte.  Ve korunacak, şiir yazılacak yeni aşklar peşi sıra geldi.

Şairlerin aşkları anlatılırken kadınlardan bahsedildiği en belirgin nokta ise o şairden sonra hayatına başkasını alıp almadığı veya o aşk uğruna yaptığı fedakarlıklar. Öyle ya, adam kalkmış sana sayfalar dolusu şiir yazmış, sen kalk duygusuz bir öküze git, olacak iş mi ?  Peki ya öküz benim duygularımı daha iyi anlıyorsa, nihayetinde şair kendi duygularını yazıyor, benim ne hissettiğimi önemsemeden yazıyor..........bu kadını gerçekten anladığını göstermez !

Kadınların erkeği elde etmek için şiir yazmasına gerek yok diyenler var, haklı olabilirler. Peki şiir sadece sevda mıdır ?  Bu bağlamda bakarsak şiiri ve şairi basite indirgemiş oluyoruz.  Sanırım bu yüzden tek bir sevdaya adanmış şiirleri sevmiyorum.

Hem biz kadınlar o kadar çok konuşuyoruz ki, dizelere dökecek sözümüz kalmıyor :)