30 Eylül 2016 Cuma

3 hikaye

Son bir ayda yine acayip hikayeler dinledim. Sır tutmaktan yorulduğumdan yazıyorum aslında, ben de insanım ama :)

İlk hikayemin kahramanı eski bir arkadaşın kızı. Bir kaç ay evvel kalabalık bir ortamda beraberdik, yalnız kalmamı bekledi ve yanıma geldi.......benimle ilgilenmedin hiç deyiverince, anlat bakalım fıstık nedir derdin dedim.  Annesiyle eskisi gibi samimi olmamı, onu çok üzdüğünden falan bahsetti. Anladım ki, konular önemli, aldım ve daha sessiz bir yere gittik.  Biseksüel olduğunu itiraf etti. Yıllar önce henüz lise öğrencisiyken de böyle bir ikilem yaşamıştı.  Al anneni bir hafta sonu gelin bana demek zorunda kaldım, daha detaylı dinleyebilmek için ne ortam uygundu, ne de yeteri kadar vaktimiz vardı.

İki hafta önce anneye soruverdim. Meğer üniversitedeki kadın hocası ve onun eşi ile beraberlermiş. Cinsellik konusunda açık fikirli olan ben bile şaştım. Bir öğretmen, öğrencisini nasıl böylesi kullanabilir, kullanır diyorum, çünkü o çok genç ve daha neyin ne olduğunu bilmiyor. Aile suskun kalmak zorunda hissediyor kendini, çünkü ortaya dökülse, mahkemeye gitse kızları daha çok zarar görecek.

Diğerinde ise kahramanlar varoşta yaşayan bir aile. Aile diyorum ancak baba ve ailenin en büyük erkek çocuğu farklı suçlar nedeniyle hapiste. İkiz kızlar 16 yaşında,  biri 5  diğeri 8 yaşında olan iki ufaklık daha var. İkizleri tanıyana kadar sanırdım ki, her ikiz birbirinin aynısı, değilmiş. Bunlardan biri akıllı ve sorumluluklarını biliyor, diğeri ise biraz zor algılayan, çocuk saflığında.  İşte bu saf olan 20 yaşında bir delikanlıya aşık oldum dedi ve kendini onun kollarına attı. İçgüdülerine yenik düşen iki genç. Aileler anlaştı ve evlendirildiler, düğün bir ay sonra ve ben de bazı eşyalarını alacağıma söz verdim.  Gel gör ki, dün beni arayıp acele etmeme gerek kalmadığını, düğünün bir süre ertelendiğini söyledi anne.  Neden mi ?  20 lik delikanlının ilginç fantazilerini içeren telefon mesajlarının yakalanması. Anne, kardeş demeden herkesi becerdiği gibi, bu hayallerin içine abi ve yengesini de karıştırmış............bu nasıl bir hayal gücüdür, nasıl bir ahlaksızlıktır inanılası değil !!

En son hikayede ise herkes eğitimli :)  40 lı yaşlarda bir erkek, en iyi üniversitelerden mezun, yurt dışında yüksek lisans bile yapmış, eşinden ayrı yaşıyor. Eşi de kendisi gibi.  Kadının ilk erkeği imiş ve erkek söz vermiş seni ortada bırakmam diye, söz tutulmuş evlenilmiş.  Cinsel hayat sıkıntılı, zorlamayla bir kız evlat doğmuş bu mutsuz ortama. Adam başkalarına gitmiş, sonra bundan utanmış ve karsını karşısına alıp her şeyi anlatmış..........sonra da evi terk etmiş. Boşanmak istemiyor ve diyor ki  " o da yapsın, başka bedenler tanısın, kendi sınırlarını bilsin ve cinsellikten zevk almayı öğrensin".  Suratına baktım ve sordum " Peki sana geri gelecek mi, gelse de aynı kadın olacak mı ?"  Kesinlikle geri gelecek dedi..........kadınlar statü sever, param var, toplumda yerim iyi ve kızının babasıyım.

Ben onu serbest bıraktım diyorsun, belki de o senden koptu ?  Israrla tam tersini söyledi.  Dili bunu söylerken diğer yandan da ayrı olduğu eşini telefondan takip etmekteydi, o an hangi semtte olduğunu biliyordu. Bir kız arkadaşına gitmiştir dediğimde ise "o semtte arkadaşı olamaz, mutlaka bir erkeğin yanında, bana bakışı bile farklılaştı ve ayrı olsak da arada bir sevişiyoruz, eskisinden daha iyi olmaya başladı" dedi..................  Ben mi ?  Ne diyeceğimi şaşırdım............