3 Kasım 2015 Salı

Çözüm mutlaka var !

Madem beklemek zorundayım, bari biraz yazayım, sağımda solumdakilerle hiç konuşasım yok. Yerlisi, yabancısı seçim konuşacak nasıl olsa........konuş konuş, sıkıldım, hep şikayet, çözüm ise şu anki kırgınlık ve öfke ile fark edilemeyecek kadar uzaklarda.

Bugünlere nasıl geldik derken hep anımsadığım bir sohbet vardır. Fakültede bir odadayız, ben ve iki akademisyen arkadaş laflıyoruz. İkisi de Prof ben ise o zamanlar öğretim görevlisiyim.  Sohbet konumuz yaklaşan seçimler. İçlerinden birisi "Bu sefer AKP'ye vereceğim, bir de onları deneyelim" dedi.  Bunun üzerine diğeri "Hocam sakın yapma, denemek istediğin parti, sana bir daha asla seçme şansı tanımayabilir, bir daha düşün, bu iş deneme tahtası değil" diyerek düşüncesini belirtti. Geriye dönüp baktığımda haklıymış diyorum. AKP ye o dönem oy veren arkadaş ise, son seçimden çıkan sonuca dayanamayanlardan !  Oysa sadece denemek istemişti.........

Deneye yanıla geldik buralara ve benim 2009 yerel seçiminde görev almama :)  AKP sonrası başladı  sandıkta oyunlar dönüyor söylencesi.  E madem var böyle bir şey gidip bakayım dedim.

Ve bu görevim, ağlayarak eve gelmem ve evde de böğüre, böğüre ağlamamla bitti.  Sahiden de böğürerek ağladım. Beni ağlatan sonuç değildi. Gün boyu tanık olduğum cehalet ve aymazlıktı !

Görev yerim henüz eğitime açılmış bir ilköğreitm okuluydu, sabah gider gitmez köşe bucak gezdim ve hayran kaldım . Hayır sever bir aile yaptırmış, Tuvaletleri bile sınıflara göre ölçülendirilmiş, her öğrenciye birer dolap verilmiş ki, devlet okullarında pek görülen bir uygulama değil. Her taraf pırıl pırıl, okulun müdürüne rastladım ve gösterdikleri özene teşekkür ettim. O da heyecanla bana laboratuvarları, resim ve müzik odalarını gezdirdi.

Oy sayımı bittiğinde ise o canım okul gitmiş, her yan kağıt ve çöp içindeydi, nasıl yaptlılarsa duvarlarında ayak izleri, lavabolardan bir kaç tanesi kırılmış, sınıf kapılarından bazıları yerinden çıkmıştı !! İnanamadım............sanki bir gün değil, bir kaç yıl sonrasına gitmiş kadar yıpranmışlık vardı...... Ne istediler çocukların okullarından........

Farkettim ki, mezarından kaldırıp, allayıp, pullasalar bu insanlar Hitler'i bile seçebilirler. Artık şaşmıyorum sonuçlara !

Öte yandan bugün ortak bir mesajlaşma grubunda bir arkadaşım uzunca bir yazı ile hissettiklerini paylaştı. Diğerlerine ciddi anlamda tepeden bakan bir ileti....... Efendim özenle yetiştirdiği çocukları şimdi kalkıp ileride bu insanlardan iş mi isteyecekmiş !!!   Bak sen, onlar da aynısını senin için düşüneceklerdi, "özenle yetiştirdiğimiz dindar çocuklarımız bunlar gibi ateistlerden iş mi dilenecek" diyeceklerdi........... Hatta ve hatta üzüntüsünü unutmak için sinemaya bile gidememiş...... ben de "tiyatroya git o zaman" dedim ve her zamanki gibi ukalalıkla suçlandım !

Çözüm elbette var, ancak bugünden yarına değil........zaman alacak !

2 Kasım 2015 Pazartesi

Kibir

Bir seçim daha bitti, %50 kırgın, geri kalanı ise mutlu ve zaferini kutluyor.

Kırgınlara sorularım var ? Ne bekliyordunuz ..........halkın cehaleti, çaresizliği ortada iken başkası olamazdı. Siz özgürlük, adalet, hakça paylaşım sorunlarına değinirken, halkımın bunları pek de umursamadığı ortaya çıktı.  Özgürlükten ne anladıklarını kendileri bile bilmiyor ! Düşünce özgürlüğü dediğinizi duyar gibiyim...........acaba düşünüyorlar mı ? Yoksa mahalle hocalarının anlattıkları din, onların düşünmesine engel mi ? Pek düşünüp kafa yorduklarını sanmıyorum, ne de olsa düşünmeye başladıklarında birileri çıkıp "kuranda böyle yazıyor" diyecek ve onlar da rahatlayacaklar. Nasıl olsa dinde bir kaşılığı bulundu, düşünmeye gerek yok ! Ayrıca beyin çoğunlukla kolayı seçer, dikkat edin insanlara gerçeği anlatmak zor, inanmak istediğine inandırmak her zaman kolaydır.

Sizler sağlıklı beslenme kaygısıyla kendi aranızda, organik, probiyotik, antiaging sıkıntıları yaşarken, onlar kendilerine bedava dağıtılan makarnaya şükrediyorlar ! Makarna varsa sorun yok, un varsa ekmek yapabilir, yağın bitkisel veya hayvansal olması da fark yaratmıyor. Öte yandan en son araştırmalardan biri, "yoksulluk ve zeka arasındaki ilişkiyi ortaya çıkarıp, iyi beslenmeyen beyinler küçülüyor" diyor.......sizce bunu önemseyen kim ?  Araştırmanın meali "hacı sen fakirsen, iyi beslenemezsin, sadece karnın doyar ve asla bir üst basamağa çıkamazsın, o iyi üniversitelere senin çocuğun giremez " Sanırım buna da cevabın "kısmet değilmiş" olur !

Yolsuzluk var diyoruz !  Kimin umurunda ? Gördük ki, hiç takmıyorlar bunu :)  Beyin küçük rakamlarla uğraşmayı sever, nasıl hesap edeceğiz onca parayla memlekete hangi hizmetlerin gelebileceğini, zor iş ! Bırakın çalsınlar lakin siz sakın ola 5 kuruş para üstünü vermeyi unutmayın, hır çıkarır, bıçaklar falan, bulaşmayın !

Dikkat ediyorum bunları sorun yapan kişiler genelde iyi eğitimli ve ahlaklı insanlar. Zaten şartlarınız iyi, nerede olsanız iş bulursunuz. Bir kaç yabancı dil biliyorsunuz, ne yapar eder rahat yaşarsınız ! Başkalarının yerine hiç endişelenip kendinizi üzmeyiniz. Muhteşem sülümanı izleye izleye saray entrikalarına alıştılar, saray adabını öğrendiler........... bırakınız insanlar padişahım çok yaşa diyerek saray sahibi bir halk olmanın sefasını sürsünler, çekememezlik yapmayın lütfen ! Allah'ın acımadığına acımak kibirdir !